Pide yöntemi… İnsan ilişkilerinde yaşanmış olan bir çok problemin temeli iletişimsizliğe ya da yazışma esnasında yaşanmış olan kopukluk ve çatışmalara dayanıyor. Bu çatışmaların ardında ise oldukça mühim bir kavram yatıyor; “anlaşılmak”, her kişi anlaşılmak istiyor gerek duyguları gerek düşünceleri bakımından her insanoğlunun ilk olarak aramış olduğu şey anlaşıldığı hissine kavuşmak. Böylelikle onu anladığını hissettiği şahıs ile daha sıhhatli bir ilişki ve yazışma kurabiliyor.

Bu durum bir tek yetişkinler için değil çocuklar hatta bebekler de ilgilendiriyor.

Sıhhatli ve gerçek bir ilişki kurma ihtiyacı güvenli bağlanma ile başlamış olan ve tüm yaşantımız süresince devam eden bir süreç.

Dr. Özgür Bolat “Beni Ödülle Cezalandırma” kitabında evlatları ödül-ceza sistemi içine sokmaktansa iç motivasyonla yetiştirmenin öneminden bahsederken, evlatların anlaşılmış duymak ile denetim ve manipüle edilmiş hissetmeleri arasındaki ince çizgiden söz ediyor. İlişkilerin temelinde ne kadar denetim arzusu var ise güvenin o denli azca olduğu ortaya çıkıyor ve bu da çocuğumuzla olan ilişkimizi zayıflatıyor.

Peki Çocuğumuzla Iyi mi Gerçek İlişki Kuracağız? Pide Yöntemi Nedir?

Bunun için anlaması kolay uygulaması ise uzun ve devamlı olması ihtiyaç duyulan bir yöntem var: Pide Yöntemi! Pide yöntemi unsurları;

  1. Perspektif
  2. İhtiyacını Idrak etmek
  3. Duyguyu Idrak etmek ve Onaylamak
  4. Emek

Bu yöntem “Iyi mi anlayabilirim ve destek olurum?” sorusunun yanıtını bizlere 4 aşamada açıklıyor.

1. (P)Perspektif:

Her şeyden ilkin çocuğun bakış açısını öğrenmek gerekiyor. Ortadaki bir gerçek mi yoksa olan şeye sizin bir yorumunuz mu? Buna dikkat etmek gerekiyor. Öznel değil objektif olarak, öznel bir tutumumuz var ise bunu çocuğa empoze etmeden ilkin çocuğun duruma yüklediği anlamı anlamamız gerekiyor.

2. (İ) İhtiyacını Anla:

Objektif olup çocuğun bakış açısını anladıktan sonrasında ihtiyacı anlamamız gerekiyor. Burada da öncelikli olarak şunu bilerek hareket etmek gerekiyor: Çocuğun yapmış olduğu her davranış kendisi açısından bir anlam taşıyordur. Bu anlamı çözmek ve destek olmak çocuğa anlaşıldığını hissettirecektir.

3. (D)Duyguyu Anla ve Onayla:

Çocuklar modeller vasıtasıyla ve deneyimleriyle öğrenirler bu öğrenmeler onların beyninde şemalar oluşturur ve bu şemalar ile hayatlarını anlamlandırırlar. Burada çocuğumuzun davranışlarının altındaki duyguyu görebilmek gerekiyor. Bir yetişkinin anlam ifade etmeyen bulmuş olduğu bir davranış çocuk için bir duyguyu temsil ediyor olabilir. Çocuklar duygularını ifade etmek için bir obje, söylem, çizim vb. kullanabilir.

4. (E)Emek:

İlk üç aşama çocuğumuzu anlama üzerineydi. Bu aşamalarda başarı göstermiş oluyorsak naturel olarak çocuğumuza karşı içimizde bir empati duygusu gelişir ve bu yaklaşımımıza da yansır. Son aşamada aile çocuğuyla iş birliği ve ona rehberlik etme mevzusunda emek göstermelidir. Böylece çocukla aile arasındaki ilişki kuvvetlenir.

Daha detaylı bir okuma yapmak isterseniz Dr. Özgür Bolat’ın “Beni Ödülle Cezalandırma” kitabından faydalanabilirsiniz.

Aile Danışmanı Asena Şeşen

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir