Arkadaşlarınız ile eğlenmek için onları gıdıklayabilirsiniz. Bazı insanoğlu bu tür bir hamleye karşı gülerek tepki verebilirler. Sadece bazı insanoğlu ise bu tür bir eleme karşı tepkisiz kalabilir. Fakat her ne olursa olsun, bir insan kendi kendini gıdıklayamamaktadır. Gıdaklanma hissiyatının oluşabilmesi için deride dokunma duyusunu algılayan sinirlerin oldukca hafifçe bir halde uyarılması gerekmektedir. bu şekilde meydana getirilen bir uyarılma yardımıyla de insanoğlu gıdıklanma hissiyatını yalayabilmektedir. Fakat kendi kendinize bu uyarılmayı yapamıyorsunuz. Bu yazımızda sizlere, insanların neden kendi kendilerini gıdıklayamadıklarını açıkladık.

Gıdıklanma nedir?

Sinir sisteminin oldukca hafifçe bir halde uyarılmasının arkasından insanlarda ürperme ya da huylanma şeklinde duygular oluşmaktadır. bu uyarılmanın arkasından da insanoğlu, gülmeye de başlayabiliyor. Bunlara ek olarak bazı insanoğlu, bu tür uyarılmalara karşı herhangi bir tepki vermiyor. Fakat bazı insanoğlu ise bu tür uyarılmalara karşı kahkaha atarak gülebiliyorlar. Kısacası gıdıklanma vakası kişiden kişiye farklılık gösterebiliyor. Hem de bazı gıdıklanma ya da huylanma vakaları, kişilerde ruhsal bi duruma dönüşebiliyor. Bu kişilerin bazı vücut bölgelerine dış kaynak yaklaştığı an bile huylanmaya başlıyor. Halk içinde bu tür huylanmalara ise “tik” deniyor. Bu tür eylemlerin daha ileri safhaları olabiliyor. bu tür durumları yaşayan kişilerin derhal bir uzman doktora görünmesi ve lüzumlu tedavi yöntemlerini uygulaması gerekiyor. Çoğu zaman bu tür durumlarda kişilerin bir psikologdan yardım alması tavsiye edilir.

En oldukca gıdıklanan bölgeler nerelerdir?

Vücudumuzdaki her bölgede gıdıklanma hissiyatını yaşayabilirsiniz. Sadece vücudun bazı bölgelerindeki cilt oldukca daha kırılgan oluyor, bu yüzden de bu bölgelerdeki gıdıklanma hissiyatı oldukca daha yüksek oluyor. çoğu zaman ayak tabanı, koltuk altı ve karın bölgesinin yan taraflarındaki gıdıklanma hissiyatı devasa yükseklikte olmaktadır. Ek olarak ise diz kapağının üst kısımlarındaki hafifçe uyarılmalar da huylanmalara ve gıdıklanmalara yol açabilmektedir. Boyun bölgesinin kırılgan bölgelerine meydana getirilen bu uyarılmalar da kişide gıdıklanmanın başlamasına neden olabilmektedir. Çoğu zaman vücudumuzun kırılgan olarak malum birçok bölgesi gıdıklanmaya müsaittir.

Bazı insanoğlu neden gıdıklanmaz?

Azca ya da oldukca olmak suretiyle her insanda gıdıklanma duygusu vardır. fakat bazı insanoğlu bu tür uyarılmalara karşı bir tepki vermezler ya da kendilerini rahat bir halde tutabilir. Bu insanlarıda da gıdıklanmadığını düşünürüz. Sadece belirli durumlar çerçevesine bu insanoğlu da kolaylıkla gıdıklanabilir. Bunlar ile brilikte bazı insanların her bölgesi de gıdıklanmayabilir. Bir kişinin ayak tabanı oldukca kolay bir halde gıdıklanabilirken, boyun bölgesinde bu şekilde bir hissiyat yaşamayabilir.

İnsanlar neden kendilerini gıdıklayamaz?

Eğer siz oldukca acele bir halde gıdıklanan bir kişiyseniz bile asla kendi kendinizi gıdıklayamadığınızı görmüşsünüzdür. Fazlaca kolay bir halde gıdıklanan insanların kendilerini neden gıdıklayamadığı ise büyük bir merak mevzusu. Aslına bakarsak bu durum oldukça düzgüsel. Zira gıdıklanma vakası, dışarıdan gelen bir etmen yüzünden sinir sisteminin hafifçe uyarılmasından kaynaklanıyor. bu uyarılmaya karşı ise insanoğlu gülme huylanma şeklinde tepkiler veriyor. Sadece bu uyarılmalar, karşı taraftan gelen eylemler olursa insan vücudu bu şekilde bir tepki veriyor. Zira dış kaynaklı olan bu tepkilere karşı sinir sisteminden giden sinyaller, beyin tarafınca değişik bir halde algılanıyor. Bu yüzden de beynimizde bizim bu şekilde bir tepki vermemize neden oluyor. Sadece bu uyarılmaları kendi kendimize halletmeye kalktığımızda ise meydana getirilen bu uyarılmalar, dış kaynaklı olmuyor. Dış kaynaklı olmayan bu uyarılmalara karşı da beynimiz herhangi bir tepki vermiyor. Zira bu uyarılmayı kendiniz yapıyorsunuz. Bu yüzden de beynimiz, kendimiz tarafınca meydana getirilen bu uyarılmayı bir tehdit olarak algılamıyor. Gıdıklanma eylemi, dış kaynaklı olan uyarılmaları tehdit olarak algılayan beynimizin vermiş olduğu bir müdafa tepkisidir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir